güldemir

OKULA UYUM SÜRECİ: ÇOCUĞUN ZİHİNSEL VE BEDENSEL YOLCULUĞU

Sağlık 15.09.2025 - 20:47, Güncelleme: 15.09.2025 - 20:47
 

OKULA UYUM SÜRECİ: ÇOCUĞUN ZİHİNSEL VE BEDENSEL YOLCULUĞU

Eylül ayı, aileler için yeni bir başlangıç demektir. Çocuklar okul sıralarına dönerken, anne babalar da onların heyecanını ve kaygısını paylaşır. Ancak çoğu zaman gözden kaçan bir nokta vardır: Okula uyum sadece çocuğun akademik başarısıyla değil, aynı zamanda psikolojik ve fiziksel hazırlığıyla da yakından ilişkilidir.

Bir çocuk için okul, yeni bir sosyal çevre, yeni kurallar ve bilinmezlerle dolu bir ortam anlamına gelir. Bu nedenle özellikle ilkokulun ilk haftalarında kaygı, iştahsızlık, mide ağrısı ya da sabahları okula gitmek istememe davranışları sıkça görülebilir. Aslında bunlar bir hastalık ya da problem değil, uyum sürecinin doğal parçalarıdır. Ayrılık Kaygısı ve Ailelerin Rolü Okulun ilk günlerinde en sık yaşanan sorunlardan biri ayrılık kaygısıdır. Çocuk annesinden veya babasından ayrılırken ağlayabilir, sınıfa girmek istemeyebilir. Bu noktada ebeveynlerin tutumu çok önemlidir. Uzun vedalar, çocuğun kaygısını artırırken; kısa, net ve güven verici bir “Okulda öğretmeninle olacaksın, çıkışta seni alacağım” cümlesi çok daha etkili olur. Çocuğa güvenmek, onun uyum sürecini hızlandırır. Beslenme ve Dikkat İlişkisi Uyum sürecinde sadece psikoloji değil, beslenme alışkanlıkları da büyük rol oynar. Yapılan araştırmalar, sabah kahvaltısı yapan çocukların sınıfta daha uzun süre odaklanabildiğini gösteriyor. Protein ağırlıklı kahvaltılar (yumurta, süt, peynir) beynin ihtiyacı olan enerjiyi sağlarken, şekerli gıdalar kısa süreli enerji patlaması yaratıp ardından dikkati dağıtabiliyor. Ayrıca su tüketiminin de altını çizmek gerekiyor. Susuz kalan bir beden, zihinsel performansı da olumsuz etkiliyor. Bu nedenle çocukların okula giderken yanlarında mutlaka su bulundurması çok basit ama etkili bir alışkanlık. Uyku Düzeni: Görünmeyen Bir Destek Çocukların okul başarısı ve psikolojik uyumu için bir diğer kritik faktör uyku düzenidir. Yetersiz uyku, kaygıyı artırır ve öğrenme becerilerini azaltır. Ebeveynlerin özellikle okul döneminde çocukların uyku saatlerini düzenlemesi, uyku öncesinde ekran kullanımını sınırlaması oldukça önemlidir. Ödev Kavgası ve Kıyaslama Ailelerin sıkça yaşadığı iki temel problem vardır: ödev kavgası ve kıyaslama. Ödev, çocuğun sorumluluğudur. Anne-babanın görevi rehberlik etmek ama yerine ödev yapmamaktır. Çocuğun sorumluluk alması, hem özgüvenini hem de düzenini geliştirir. Kıyaslama ise çocuk psikolojisini en çok zedeleyen davranışlardan biridir. “Bak kardeşin yaptı, sen yapamadın” ya da “Komşunun çocuğu ne kadar başarılı” cümleleri, motivasyonu artırmak yerine özgüveni düşürür. Her çocuğun farklı bir gelişim hızına sahip olduğunu unutmamak gerekir. Ergenlerde Okula Dönüş İlkokul kadar ergenlik dönemi de okul uyumunda dikkat gerektirir. Ergen bireyler için okul, sadece ders değil aynı zamanda arkadaşlık ilişkilerinin yoğun yaşandığı bir alandır. Bu dönemde ailelerin yasaklayıcı değil, dinleyici ve destekleyici bir yaklaşım sergilemesi önemlidir. “Okula gitmelisin” yerine “Bu dönemi senin için nasıl daha kolay hale getirebiliriz?” sorusu, ergenin sürece katılımını artırır. Sonuç: Sabır ve Destek Okula uyum süreci zaman alan bir yolculuktur. Her çocuk farklı hızda ve farklı ihtiyaçlarla bu süreci yaşar. Ebeveynlerin görevi, çocuklarının duygularını anlamak, sabırlı olmak ve hem psikolojik hem de bedensel ihtiyaçlarını karşılamalarına yardımcı olmaktır. Unutmayalım: Sağlıklı bir kahvaltı, düzenli uyku ve güven veren bir aile desteği, çocuğun okul başarısı kadar okul mutluluğunu da belirler. Çocuklarımızı sadece akademik anlamda değil, bütünsel bir bakışla desteklediğimizde, okul onlar için stresli bir ortam değil, güvenle gelişebilecekleri bir alan haline gelir.  Uzman Klinik Psikolog Betül Yücel  Betül Yücel Psikolojik Danışmanlık Merkezi
Eylül ayı, aileler için yeni bir başlangıç demektir. Çocuklar okul sıralarına dönerken, anne babalar da onların heyecanını ve kaygısını paylaşır. Ancak çoğu zaman gözden kaçan bir nokta vardır: Okula uyum sadece çocuğun akademik başarısıyla değil, aynı zamanda psikolojik ve fiziksel hazırlığıyla da yakından ilişkilidir.

Bir çocuk için okul, yeni bir sosyal çevre, yeni kurallar ve bilinmezlerle dolu bir ortam anlamına gelir. Bu nedenle özellikle ilkokulun ilk haftalarında kaygı, iştahsızlık, mide ağrısı ya da sabahları okula gitmek istememe davranışları sıkça görülebilir. Aslında bunlar bir hastalık ya da problem değil, uyum sürecinin doğal parçalarıdır.

Ayrılık Kaygısı ve Ailelerin Rolü

Okulun ilk günlerinde en sık yaşanan sorunlardan biri ayrılık kaygısıdır. Çocuk annesinden veya babasından ayrılırken ağlayabilir, sınıfa girmek istemeyebilir. Bu noktada ebeveynlerin tutumu çok önemlidir. Uzun vedalar, çocuğun kaygısını artırırken; kısa, net ve güven verici bir “Okulda öğretmeninle olacaksın, çıkışta seni alacağım” cümlesi çok daha etkili olur. Çocuğa güvenmek, onun uyum sürecini hızlandırır.

Beslenme ve Dikkat İlişkisi

Uyum sürecinde sadece psikoloji değil, beslenme alışkanlıkları da büyük rol oynar. Yapılan araştırmalar, sabah kahvaltısı yapan çocukların sınıfta daha uzun süre odaklanabildiğini gösteriyor. Protein ağırlıklı kahvaltılar (yumurta, süt, peynir) beynin ihtiyacı olan enerjiyi sağlarken, şekerli gıdalar kısa süreli enerji patlaması yaratıp ardından dikkati dağıtabiliyor.

Ayrıca su tüketiminin de altını çizmek gerekiyor. Susuz kalan bir beden, zihinsel performansı da olumsuz etkiliyor. Bu nedenle çocukların okula giderken yanlarında mutlaka su bulundurması çok basit ama etkili bir alışkanlık.

Uyku Düzeni: Görünmeyen Bir Destek

Çocukların okul başarısı ve psikolojik uyumu için bir diğer kritik faktör uyku düzenidir. Yetersiz uyku, kaygıyı artırır ve öğrenme becerilerini azaltır. Ebeveynlerin özellikle okul döneminde çocukların uyku saatlerini düzenlemesi, uyku öncesinde ekran kullanımını sınırlaması oldukça önemlidir.

Ödev Kavgası ve Kıyaslama

Ailelerin sıkça yaşadığı iki temel problem vardır: ödev kavgası ve kıyaslama. Ödev, çocuğun sorumluluğudur. Anne-babanın görevi rehberlik etmek ama yerine ödev yapmamaktır. Çocuğun sorumluluk alması, hem özgüvenini hem de düzenini geliştirir.

Kıyaslama ise çocuk psikolojisini en çok zedeleyen davranışlardan biridir. “Bak kardeşin yaptı, sen yapamadın” ya da “Komşunun çocuğu ne kadar başarılı” cümleleri, motivasyonu artırmak yerine özgüveni düşürür. Her çocuğun farklı bir gelişim hızına sahip olduğunu unutmamak gerekir.

Ergenlerde Okula Dönüş

İlkokul kadar ergenlik dönemi de okul uyumunda dikkat gerektirir. Ergen bireyler için okul, sadece ders değil aynı zamanda arkadaşlık ilişkilerinin yoğun yaşandığı bir alandır. Bu dönemde ailelerin yasaklayıcı değil, dinleyici ve destekleyici bir yaklaşım sergilemesi önemlidir. “Okula gitmelisin” yerine “Bu dönemi senin için nasıl daha kolay hale getirebiliriz?” sorusu, ergenin sürece katılımını artırır.

Sonuç: Sabır ve Destek

Okula uyum süreci zaman alan bir yolculuktur. Her çocuk farklı hızda ve farklı ihtiyaçlarla bu süreci yaşar. Ebeveynlerin görevi, çocuklarının duygularını anlamak, sabırlı olmak ve hem psikolojik hem de bedensel ihtiyaçlarını karşılamalarına yardımcı olmaktır.

Unutmayalım: Sağlıklı bir kahvaltı, düzenli uyku ve güven veren bir aile desteği, çocuğun okul başarısı kadar okul mutluluğunu da belirler. Çocuklarımızı sadece akademik anlamda değil, bütünsel bir bakışla desteklediğimizde, okul onlar için stresli bir ortam değil, güvenle gelişebilecekleri bir alan haline gelir.

 Uzman Klinik Psikolog Betül Yücel

 Betül Yücel Psikolojik Danışmanlık Merkezi

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yenigolcuk.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.