LASTİK İŞ

FETÖ SANIĞINDAN İTİRAF ''GÖLCÜK BÖLGESİNİ KORUMA GÖREVİ VERİLDİ''

Gündem 26.12.2017 - 10:02, Güncelleme: 31.05.2021 - 18:16
 

FETÖ SANIĞINDAN İTİRAF ''GÖLCÜK BÖLGESİNİ KORUMA GÖREVİ VERİLDİ''

FETÖ 'nün 15 Temmuz darbe girişiminde Sualtı Taarruz (SAT) ile Kurtarma ve Sualtı komutanlıklarında görevli 38 asker ile bu personelden sorumlu sözde "Deniz Kuvvetleri Yapılanması"nın mahrem imamı konumundaki 14 sivil yöneticinin de aralarında bulunduğu 42'si tutuklu 52 sanıklı dava başladı

İlk duruşmada söz alan sanık eski binbaşı Murat Çetinkaya, etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istediğini belirtti. Sanık Çetinkaya, "gizli Gölcük bölgesini koruma görevi" denilerek kandırıldığını anlattı. Silivri'de İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi'nce görülen ilk duruşmada, 42 tutuklu sanık ve 2 tutuksuz sanık hakim karşısına çıktı. Müşteki ve sanık avukatlarıyla sanık yakınları da duruşma salonunda hazır bulundu. Sanıkların kimlik sorgularının ardından iddianame okundu. Mahkeme Başkanı, örgütsel bağ içinde olan sanıkların etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanma hakları bulunduğunu hatırlattı. ETKİN PİŞMANLIK HÜKÜMLERİNDEN FAYDALANMAK İSTEDİ Başkanın sözleri üzerine sanık eski Binbaşı Murat Çetinkaya söz alarak baskı, korkutma ve zorlamalarla örgüte dahil edilmeye çalışıldığı ve gerçeği bilmeden planlanan darbenin içine çekilmek istendiği için etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istediğini belirtti. Olay tarihinde SAT Komutanlığında Kuzey SAT Komutanlığı görevinde bulunan sanık Çetinkaya, lise döneminde Ankara'da maddi durumunun iyi olmaması nedeniyle cemaat evlerinde ders aldıktan sonra okul hayatı boyunca zaman zaman tanımadığı bazı şahısların yanına gelerek ailesi ve kendisiyle ilgili bilgiler vererek kendisini sohbete çağırdıklarını, kendisinin bu şahısları tanımadığı gerekçesiyle onları terslediğini ancak şahısların baskı yapmaya devam ettiklerini belirtti.  "GÖLCÜK BÖLGESİNİ KORUMA GÖREVİ VERİLDİ" SAT Grup Komutanlığı'nda göreve başladıktan sonra, bu şahısların tekrar karşısına çıkmaya başladıklarını, evlere çağırmaya çalıştıklarını, yine bu teklifleri reddettikçe artık mesleğiyle ilgili tehditler almaya başladığını belirten Çetinkaya, eşinin de tehdit edilmesi üzerine, sonunda 2015 Kasım ayında bu kişilere kendisinden ne istediklerini sorduğunu, onların da kendisini Sadık isimli öğretmen olduğunu öğrendiği bir kişinin evini gösterdiklerini, bunun üzerine bu kişinin evine gitmeye başladığını anlattı. 2016 Haziran ayında Süleyman isimli şahsa yönlendirildiğini söyleyen sanık Murat Çetinkaya, 13 Temmuz'da sanıklardan Kurmay Binbaşı Hakan Egemen ile Süleyman'ın evinde bir araya geldiklerini, Egemen'in Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Harekat Başkanlığı'ndan kendisine bir emir verildiğini, İstanbul ve Gölcük bölgesinde koruma görevi yapılacağını, görevin gizli olduğunu söylediğini ifade etti. Hakan Egemen'in kendisine Gölcük Bölgesinde görev alacağını söylediğini, benzer bir görevin de Kıdemli Yüzbaşı Özay Cödel'e verildiğini belirten sanık Murat Çetinkaya, 14 Temmuz akşamı Gölcük Üs Komutanı Tuğamiral Hayrettin İmren'in kendi şahsi aracıyla kendisini görev yerine götürüp 15 Temmuz Cuma akşamı için amirallere yönelik bir eylem ihbarı aldıklarını, görevin gizli olduğunu, SAT ve SAS personelini koruma gücü olarak kullanacaklarını söylediğini anlattı.  "KANDIRILDIM, FİKİR BİRLİĞİM YOK" 15 Temmuz akşamı Hakan Egemen tarafından bildirilen koruma görevi nedeniyle mühimmat alarak Gölcük'e doğru yola çıktığını anlatan Çetinkaya, Kavacık'ta yolun polis tarafından kapatıldığını görünce polislere yolun neden kapalı olduğunu sorduğunu, polislerin de askerin köprüyü kapattığını ve ateş edildiğini söylemesi üzerine bu durumu Hakan Egemen'e telefonda sorduğunu söyledi. Hakan Egemen'in görevin iptal olduğunu, evlerine gitmelerini söylemesi üzerine köprünün kapalı olmasından dolayı Ümraniye'de oturan astsubay Levent Özcan'ın evine geçtiklerini anlatan sanık Çetinkaya, Hakan Egemen'in söylemesi üzerine silahları eve bıraktıklarını, gece boyunca televizyondan haberleri takip ederek durum hakkında bilgi sahibi olduklarını, 17 Temmuz sabahı birlik komutanının araması üzerine de olayları anlattığını belirtti. Sanık Çetinkaya, "Koruma görevi denilerek kandırıldım. Örgütle fikir birliğim yok" dedi. Duruşma yarına ertelendi. İDDİANAME İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu Savcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, sanıkların Türk Silahlı Kuvvetleri'nin emir komuta zincirinden kopuk olarak, FETÖ'nün mahrem imamlarından talimat aldıkları belirtiliyor. Sanıkların 15 Temmuz'daki darbe girişimi sırasında, SAT ile Kurtarma ve Sualtı komutanlıklarında muhalif olduklarını düşündükleri bir kısım askerleri derdest etmekle görevlendirildiği ifade edilen iddianamede, darbe girişimi gecesi harekete geçen bu kişilerin darbenin başarısız olması nedeniyle eylemlerini tamamlayamadıkları, bu aşamadan sonra da kendilerini gizlemeye çalıştıkları anlatılıyor. İddianamede 51 şüpheli için "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs", "Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni ortadan kaldırmaya teşebbüs", "Hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçlarından 3'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep ediliyor. 14 "mahrem imam" için, "Terör örgütü yöneticiliği" suçundan 15'er yıldan 22,5'er yıla kadar hapis cezası talep edilirken, 38 darbeci asker hakkında ise "Silahlı terör örgütü üyeliği" suçundan 7.5 yıldan 15'er yıla kadar hapis cezası isteniyor. İddianamede, itirafçı olan ve mahrem imamlar hakkında önemli bilgiler verdiği kaydedilen şüpheli E.T.'nin, darbe girişimine iştirak etmediği belirtilerek, sadece "Silahlı terör örgütü üyeliği" suçundan cezalandırılması isteniyor.
FETÖ 'nün 15 Temmuz darbe girişiminde Sualtı Taarruz (SAT) ile Kurtarma ve Sualtı komutanlıklarında görevli 38 asker ile bu personelden sorumlu sözde "Deniz Kuvvetleri Yapılanması"nın mahrem imamı konumundaki 14 sivil yöneticinin de aralarında bulunduğu 42'si tutuklu 52 sanıklı dava başladı

İlk duruşmada söz alan sanık eski binbaşı Murat Çetinkaya, etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istediğini belirtti. Sanık Çetinkaya, "gizli Gölcük bölgesini koruma görevi" denilerek kandırıldığını anlattı.


Silivri'de İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi'nce görülen ilk duruşmada, 42 tutuklu sanık ve 2 tutuksuz sanık hakim karşısına çıktı. Müşteki ve sanık avukatlarıyla sanık yakınları da duruşma salonunda hazır bulundu. Sanıkların kimlik sorgularının ardından iddianame okundu. Mahkeme Başkanı, örgütsel bağ içinde olan sanıkların etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanma hakları bulunduğunu hatırlattı.

ETKİN PİŞMANLIK HÜKÜMLERİNDEN FAYDALANMAK İSTEDİ

Başkanın sözleri üzerine sanık eski Binbaşı Murat Çetinkaya söz alarak baskı, korkutma ve zorlamalarla örgüte dahil edilmeye çalışıldığı ve gerçeği bilmeden planlanan darbenin içine çekilmek istendiği için etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istediğini belirtti. Olay tarihinde SAT Komutanlığında Kuzey SAT Komutanlığı görevinde bulunan sanık Çetinkaya, lise döneminde Ankara'da maddi durumunun iyi olmaması nedeniyle cemaat evlerinde ders aldıktan sonra okul hayatı boyunca zaman zaman tanımadığı bazı şahısların yanına gelerek ailesi ve kendisiyle ilgili bilgiler vererek kendisini sohbete çağırdıklarını, kendisinin bu şahısları tanımadığı gerekçesiyle onları terslediğini ancak şahısların baskı yapmaya devam ettiklerini belirtti. 

"GÖLCÜK BÖLGESİNİ KORUMA GÖREVİ VERİLDİ"

SAT Grup Komutanlığı'nda göreve başladıktan sonra, bu şahısların tekrar karşısına çıkmaya başladıklarını, evlere çağırmaya çalıştıklarını, yine bu teklifleri reddettikçe artık mesleğiyle ilgili tehditler almaya başladığını belirten Çetinkaya, eşinin de tehdit edilmesi üzerine, sonunda 2015 Kasım ayında bu kişilere kendisinden ne istediklerini sorduğunu, onların da kendisini Sadık isimli öğretmen olduğunu öğrendiği bir kişinin evini gösterdiklerini, bunun üzerine bu kişinin evine gitmeye başladığını anlattı. 2016 Haziran ayında Süleyman isimli şahsa yönlendirildiğini söyleyen sanık Murat Çetinkaya, 13 Temmuz'da sanıklardan Kurmay Binbaşı Hakan Egemen ile Süleyman'ın evinde bir araya geldiklerini, Egemen'in Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Harekat Başkanlığı'ndan kendisine bir emir verildiğini, İstanbul ve Gölcük bölgesinde koruma görevi yapılacağını, görevin gizli olduğunu söylediğini ifade etti. Hakan Egemen'in kendisine Gölcük Bölgesinde görev alacağını söylediğini, benzer bir görevin de Kıdemli Yüzbaşı Özay Cödel'e verildiğini belirten sanık Murat Çetinkaya, 14 Temmuz akşamı Gölcük Üs Komutanı Tuğamiral Hayrettin İmren'in kendi şahsi aracıyla kendisini görev yerine götürüp 15 Temmuz Cuma akşamı için amirallere yönelik bir eylem ihbarı aldıklarını, görevin gizli olduğunu, SAT ve SAS personelini koruma gücü olarak kullanacaklarını söylediğini anlattı. 
"KANDIRILDIM, FİKİR BİRLİĞİM YOK"

15 Temmuz akşamı Hakan Egemen tarafından bildirilen koruma görevi nedeniyle mühimmat alarak Gölcük'e doğru yola çıktığını anlatan Çetinkaya, Kavacık'ta yolun polis tarafından kapatıldığını görünce polislere yolun neden kapalı olduğunu sorduğunu, polislerin de askerin köprüyü kapattığını ve ateş edildiğini söylemesi üzerine bu durumu Hakan Egemen'e telefonda sorduğunu söyledi. Hakan Egemen'in görevin iptal olduğunu, evlerine gitmelerini söylemesi üzerine köprünün kapalı olmasından dolayı Ümraniye'de oturan astsubay Levent Özcan'ın evine geçtiklerini anlatan sanık Çetinkaya, Hakan Egemen'in söylemesi üzerine silahları eve bıraktıklarını, gece boyunca televizyondan haberleri takip ederek durum hakkında bilgi sahibi olduklarını, 17 Temmuz sabahı birlik komutanının araması üzerine de olayları anlattığını belirtti. Sanık Çetinkaya, "Koruma görevi denilerek kandırıldım. Örgütle fikir birliğim yok" dedi. Duruşma yarına ertelendi.

İDDİANAME

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu Savcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, sanıkların Türk Silahlı Kuvvetleri'nin emir komuta zincirinden kopuk olarak, FETÖ'nün mahrem imamlarından talimat aldıkları belirtiliyor. Sanıkların 15 Temmuz'daki darbe girişimi sırasında, SAT ile Kurtarma ve Sualtı komutanlıklarında muhalif olduklarını düşündükleri bir kısım askerleri derdest etmekle görevlendirildiği ifade edilen iddianamede, darbe girişimi gecesi harekete geçen bu kişilerin darbenin başarısız olması nedeniyle eylemlerini tamamlayamadıkları, bu aşamadan sonra da kendilerini gizlemeye çalıştıkları anlatılıyor.

İddianamede 51 şüpheli için "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs", "Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni ortadan kaldırmaya teşebbüs", "Hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçlarından 3'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep ediliyor. 14 "mahrem imam" için, "Terör örgütü yöneticiliği" suçundan 15'er yıldan 22,5'er yıla kadar hapis cezası talep edilirken, 38 darbeci asker hakkında ise "Silahlı terör örgütü üyeliği" suçundan 7.5 yıldan 15'er yıla kadar hapis cezası isteniyor. İddianamede, itirafçı olan ve mahrem imamlar hakkında önemli bilgiler verdiği kaydedilen şüpheli E.T.'nin, darbe girişimine iştirak etmediği belirtilerek, sadece "Silahlı terör örgütü üyeliği" suçundan cezalandırılması isteniyor.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yenigolcuk.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.