LASTİK İŞ

SEDAŞ'IN HAKKINI TESLİM EDELİM…

Gündem 06.07.2017 - 09:18, Güncelleme: 31.05.2021 - 18:16
 

SEDAŞ'IN HAKKINI TESLİM EDELİM…

Türk insanı olarak, ne zaman elektrikler kesilse SEDAŞ'a deöediğimizi bırakmayız. Bu izim fıtratımızda var. Ama kazın öyle değil sevgili okurlar. Zaman zaman kendi köşemden yazdığım makalerde, SEDAŞ'ın yaptığı başarılı çalışmaları kaleme almışımdır. Bu makalede buna benzer bir makale. Çünkü SEDAŞ'ın hakkını teslim etmek lazım.  Bilmeyenler için hatırlatayım, Sedaş aralarında ilimiz Kocaeli de bulunan toplam 5 ilin elektirik ihtiyacını karşılıyor. Bu 5 il gerçekten çok büyük bir coğrafyada konuşlu bir bölge.  Ticaret, Turizm ve tarımın oldukça yoğun olduğu bu kentlere kesintisiz elektirk vermek hiç kolay değil. Kışın karda soğukta, yazın sıcak ve güneş tepesinde çalışmak hiç de kolay olmasa gerek. Kış aylarında önüme gelen fotoğraflara baktığımda bile içim ürperiyordu. Bana normal havalarda bile “buraya çık deseler” yeminle çıkmam. Bu yüzden en ufak bir elektrik kesintisi de olsa, hemen SEDAŞ'a söylenmeyin. Bu insanların özverili çalışmaları gerçekten takdire şayan.  Ben bu vesile ile Başiskele SEDAŞ ekiplerine bir teşekkür etmek istiyorum. Ben Başiskele'de oturan bir insanım. Evim konum itibariyle tam dörtyol ağzı gibi bir yerde. Burada bulunan Aydınlatma direklerinin lambası bir süredir yanmıyordu.  Benimde aklıma gün içinde mail yazmak gelmediği için, hep eve gidince aklıma geliyordu. Ama eşim İlknur hanımın sürekli dürtmeleriyle önceki sabah yazdığım dilekçeye, SEDAŞ ekiplerinden akşam saatlerinde cevap geldi ve olaya müdahale ederek, aydınlatma direklerinin yanmasını sağladılar. Sizinde başınıza böyle bir iş gelirde, ya Alo 186 Elektrik Arıza hattını arayın, ya da benim gibi Mail atın.   Bakın sevgili okurlar, hayata her şey para değildir. Tabiiki hepimiz ekmek paramızı kazanmak için çalışıyoruz. Ama bazen zor şartlarda çalışan insanlarında yüreklerini okşamak lazım. Tıpkı SEDAŞ işçileri gibi.  Bende böyle bir yazı ile hem SEDAŞ'a, hem de SEDAŞ çalışanlarına teşekkür etmek istedim. SEDAŞ'ı seviyorum ama arada bir elektriğimi kesmeye gelmeseler daha çok seveceğim tabii ki.  Neyse işin burası şakaydı. Allah hepinizi kazadan beladan korusun. Sağolun Var Olun, her zaman aydınlığımız ve ışığımız olun…    CİĞERLERİMİZ YANIYOR… Beni tanıyanlar bilirler,Gerçekten doğa dostu, çevre aşığı bir insanım. Gerçekten doğaya ve çevreye çok duyarlı bir insanım. Özellikle de Ormanlara. Ben zaman zaman yazılarımda yazar ve hemen her platformda dile getirdğim bir laf vardır, “Akrabam ölse, orman yangınlarına üzüldüğüm üzülmem” diye.  Bakın yine her yaz olduğu gibi, özellikle tatil bölgelerine yakın yerlerde orman yangınları haberleri, peş peşe geldi. Antalya'da, İzmir'de, Muğla'da, Denizli'de ve pek çok yerde ormanlarımız yanıyor. Aslında yanan ormanlarımız değil, ciğerimiz yanıyor. Yahu bir ağaç kolay yetişmiyor. Ağaçta bir insan gibi uzun yıllarda yetişiyor büyüyor. Ağaçlar, ormanlar dünyamız için olmazsa olmazlarımız.  Lütfen ormanlarımıza karşı daha dikkatli olalım. Ormanlarımızı çocuklarımızı nasıl seviyorsak sevelim. Yetkililerin “ateş yakılmaz, mangal yakılmaz” diye uyardıkları yerlerden lütfen bunları yapmayalım.  Sanki pikniğe gidildiğinden mangal yakmak farzmış gibi, hemen başlıyoruz mangal yakmaya.  Aslında siz mangalı değil, ülkemizin ciğerlerini yakıyorusunuz…

Türk insanı olarak, ne zaman elektrikler kesilse SEDAŞ'a deöediğimizi bırakmayız. Bu izim fıtratımızda var. Ama kazın öyle değil sevgili okurlar. Zaman zaman kendi köşemden yazdığım makalerde, SEDAŞ'ın yaptığı başarılı çalışmaları kaleme almışımdır. Bu makalede buna benzer bir makale.

Çünkü SEDAŞ'ın hakkını teslim etmek lazım. 
Bilmeyenler için hatırlatayım, Sedaş aralarında ilimiz Kocaeli de bulunan toplam 5 ilin elektirik ihtiyacını karşılıyor. Bu 5 il gerçekten çok büyük bir coğrafyada konuşlu bir bölge. 
Ticaret, Turizm ve tarımın oldukça yoğun olduğu bu kentlere kesintisiz elektirk vermek hiç kolay değil. Kışın karda soğukta, yazın sıcak ve güneş tepesinde çalışmak hiç de kolay olmasa gerek. Kış aylarında önüme gelen fotoğraflara baktığımda bile içim ürperiyordu.
Bana normal havalarda bile “buraya çık deseler” yeminle çıkmam. Bu yüzden en ufak bir elektrik kesintisi de olsa, hemen SEDAŞ'a söylenmeyin. Bu insanların özverili çalışmaları gerçekten takdire şayan. 
Ben bu vesile ile Başiskele SEDAŞ ekiplerine bir teşekkür etmek istiyorum. Ben Başiskele'de oturan bir insanım. Evim konum itibariyle tam dörtyol ağzı gibi bir yerde. Burada bulunan Aydınlatma direklerinin lambası bir süredir yanmıyordu. 
Benimde aklıma gün içinde mail yazmak gelmediği için, hep eve gidince aklıma geliyordu. Ama eşim İlknur hanımın sürekli dürtmeleriyle önceki sabah yazdığım dilekçeye, SEDAŞ ekiplerinden akşam saatlerinde cevap geldi ve olaya müdahale ederek, aydınlatma direklerinin yanmasını sağladılar. Sizinde başınıza böyle bir iş gelirde, ya Alo 186 Elektrik Arıza hattını arayın, ya da benim gibi Mail atın.  
Bakın sevgili okurlar, hayata her şey para değildir. Tabiiki hepimiz ekmek paramızı kazanmak için çalışıyoruz. Ama bazen zor şartlarda çalışan insanlarında yüreklerini okşamak lazım. Tıpkı SEDAŞ işçileri gibi. 
Bende böyle bir yazı ile hem SEDAŞ'a, hem de SEDAŞ çalışanlarına teşekkür etmek istedim. SEDAŞ'ı seviyorum ama arada bir elektriğimi kesmeye gelmeseler daha çok seveceğim tabii ki. 
Neyse işin burası şakaydı. Allah hepinizi kazadan beladan korusun. Sağolun Var Olun, her zaman aydınlığımız ve ışığımız olun…   

CİĞERLERİMİZ YANIYOR…
Beni tanıyanlar bilirler,Gerçekten doğa dostu, çevre aşığı bir insanım. Gerçekten doğaya ve çevreye çok duyarlı bir insanım. Özellikle de Ormanlara. Ben zaman zaman yazılarımda yazar ve hemen her platformda dile getirdğim bir laf vardır, “Akrabam ölse, orman yangınlarına üzüldüğüm üzülmem” diye. 
Bakın yine her yaz olduğu gibi, özellikle tatil bölgelerine yakın yerlerde orman yangınları haberleri, peş peşe geldi. Antalya'da, İzmir'de, Muğla'da, Denizli'de ve pek çok yerde ormanlarımız yanıyor.
Aslında yanan ormanlarımız değil, ciğerimiz yanıyor. Yahu bir ağaç kolay yetişmiyor. Ağaçta bir insan gibi uzun yıllarda yetişiyor büyüyor. Ağaçlar, ormanlar dünyamız için olmazsa olmazlarımız. 
Lütfen ormanlarımıza karşı daha dikkatli olalım. Ormanlarımızı çocuklarımızı nasıl seviyorsak sevelim. Yetkililerin “ateş yakılmaz, mangal yakılmaz” diye uyardıkları yerlerden lütfen bunları yapmayalım. 
Sanki pikniğe gidildiğinden mangal yakmak farzmış gibi, hemen başlıyoruz mangal yakmaya. 
Aslında siz mangalı değil, ülkemizin ciğerlerini yakıyorusunuz…

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yenigolcuk.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.