GÖLCÜKLÜ GAZİLER AKV’Lİ ÖĞRENCİLERLE BİR ARAYA GELDİ
AKV Kız Mesleki Teknik ve Anadolu Lisesi öğretmenleri tarafından 19 Eylül Gaziler Gününü kutlamak amacıyla okul konferans salonunda bir program düzenlendi. Sunuculuğunu Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmeni Hasan Bulut’un yaptığı programda Gölcük Muharip Gaziler Derneği Başkanı Mehmet Arslan ve Gölcüklü gazilerle öğretmenler ve öğrenciler bir araya geldi.Açılış konuşmasını yapan Okul Müdürü Mehmet Oğuzhan Erdem gazilerimizin, kahramanlıklarıyla milletimizin bağımsızlık iradesini tüm dünyaya gösterdiğini belirterek “ Gazilerimiz, vatan sevgisinin ne denli yüce bir duygu olduğunu bizlere hatırlatmışlardır. Onların vatanımız için gösterdikleri fedakârlıklar, bugün bizlere yol gösteren bir meşale, geleceğimizi aydınlatan bir ışıktır. Bizlere düşen görev; onların emanet ettiği bu cennet vatanı, birlik ve beraberlik içerisinde koruyup geliştirmektir.” dedi.
Açılış Konuşmasının ardından günün anlam ve önemini belirten konuşmayı yapmak üzere Gazetecilik Öğretmeni Hasan Taşkın kürsüye çıktı. 19 Eylül tarihinin Gaziler Günü olarak kutlanmaya başlanmasının gerekçesini ortaya koyan konuşmasında Taşkın şunları söyledi: “13 Eylül 1921’de kazanılan Sakarya Zaferi’nin hemen ardından, 14/15 Eylül gecesi Batı Cephesi Kumandanı İsmet Paşa ile Genelkurmay Başkanı Fevzi Paşa, Edirne ve Kozan Milletvekilleri sıfatıyla Büyük Millet Meclisi Reisliğine cepheden bir telgraf göndermiştir. Bu telgrafta Başkomutan Mustafa Kemal Paşa’ya mareşal rütbesi ve gazilik ünvanı verilmesi teklif edildi. Bu teklifin ardından, 19 Eylül 1921 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından Başkomutan Mustafa Kemal Atatürk’e “Mareşallik” rütbesi ve “Gazilik” ünvanı verilmiştir. İşte bu nedenle 19 Eylül, Gaziler Günü olarak kutlanmaktadır.”Hasan Bulut tarafından hazırlanan “Kurtuluştan Kurtarışa” adlı sinevizyon gösterinin izlenmesinin ardından Grafik ve Fotoğraf Öğretmeni Ömer Faruk Özdemir “Ya Şehit Ol ya Gazi” şiirini okudu. Programın son bölümünde öğrencilerin merak ettikleri soruların gazilere yöenltildiği bir söyleşi gerçekleştirildi. Söyleşide Gölcük Muharip Gaziler Derneği Başkanı Mehmet Arslan ve Kıbrıs gazileri Mehmet Söğütlü, Hidayet Sağlar, Aydın Durukan ve Şahsettin Kaya öğrencilere Kıbrıs Kurtarma harekatındaki anılarını ve gazilik kavramın kendileri için ifade anlamı anlattılar.
Kıbrıs Harekatı’na katılan gaziler, savaşa gitme emri geldiğinde ailelerini veya kişisel yaşamlarını düşünmediklerini, akıllarındaki tek şeyin vatan olduğunu vurguladı. Dernek Başkanı Mehmet Arslan, gençlerin “Annenizi bıraktınız, babanızı bıraktınız, kardeşinizi bıraktınız ve gidiyorsunuz. Nasıl hissettiniz?” sorusuna yanıt verirken, o anki kolektif ruh hâlini şöyle anlattı: “Savaşa gidiyoruz emrini aldığımızda anneymiş, babaymış, kardeşmiş, eşmiş bunlar hiç aklımıza gelmedi. Hiç düşünmedik bile bunları. Aklımızla tek gelen vatan, millet, ülke ve bayraktı. Adeta bir futbol maçına gider gibi gittik.” Mehmet Söğütlü ise çıkarmanın ilk gününde yaşadıklarını şöyle özetledi: “Biz denizciler her yıl ‘Deniz Kurdu’ tatbikatlarına katılırdık. Yıl 1974, Temmuzun 19’u… Tatbikattan Gölcük’e dönüyorduk. O zaman nişanlıydım. Herkes çok mutluydu; arkadaşlar ailelerine, çocuklarına kavuşacak olmanın sevincini yaşıyordu. İzmir’in Uzunada Limanı’na yaklaşmıştık. Su ve yakıt almak için limana girdiğimiz sırada, saat gece yarısına doğruydu. Birden komutanın sesi duyuldu: ‘Dikkat! Konuşan komutan… Yarın sabah saat 05.30’da Girne’nin bombardımanına başlanacaktır. Savaşa gidiyoruz! Gazanız mübarek olsun! Herkes, ailesine ulaştırılmak üzere kısa bir not yazıp su gemisine versin.’ Bu anons yapıldıktan sonra, hepimiz rütbelerimizi söktük. O andan itibaren herkes eşitti. Ve biliyor musunuz ne yaptık? Girne’ye varıncaya kadar, sabah 05.20’de bombardımana başlayana dek geçen beş saat boyunca geminin salonunda halay çektik, oynadık, davul zurnalar çaldı. Savaşa böyle, coşku ve cesaretle gittik. Bizler vatan ve millet savunmasına düğün derneğe gider gibi giden bir milletin çocuklarıyız. Çocuklar… Bu vatanın kıymetini bilin. Bu ülkenin değerini bilin.” Kıbrıs’tan döndükten sonra kendilerine hemen gazilik ünvanının verilmediğini belirten Mehmet Arslan, bu unvanı almak için 10 yıl beklediklerini söyledi. Şahsettin Kaya ünvanın getirdiği onuru ve gururu dile getirirken “Şimdi gaziyiz diye bize saygı duyuyorlar, sevgi gösteriyorlar. Devlet kapısında olsun, dışarıda olsun yani o bambaşka bir duygu. O tarif edilemez hatta yıllarca karşısında hazır olda durduğumuz amiraller, generaller şu anda karşımızda saygıyla eğiliyorlar, elimizi sıkıyorlar. ‘Sayın Gazim’ diye hitap ediyorlar bize. Gazilik son derece onurlu ve gururlu bir ünvan.” dedi.Söyleşinin ardından hatıra fotoğrafı çekilerek program son buldu.