BU KENTİN GÜNDEMİ 50 KİŞİ DEĞİLİDİR !..

Gölcük dediğiniz ilçe,

180 binlere dayanmış nüfusu,

Donanması,

Ford Fabrikası ile bölgenin değil,

Türkiye’nin gözde ve göz önünde ilçelerinden biridir…

Yazlık’dan, Ulaşlı’ya,

Bünyesinde hemen her etnik kökenden vatandaşı barındıran,

En cahilinden,  entelektüeline kadar vatandaşın yaşadığı, ikamet ettiği bir ilçedir..

Ilıcası ile,Eriklitepesi ile, Değirmendere sahili ile,

Marmara’nın da göz bebeğidir..

Doğal olarak bu kentin öncelikli,

Çözülmesi acil ve bekleyen sorunları vardır…

Bu kenti yönetenler de, bu sorunları çözmekle yükümlüdür…

Oysa bugün baktığınızda,

180 binlik bir ilçede,

50 kişinin lafı ile suni gündemler oluşturulmakta,

50 kişi, kendi keyfine göre bu kent yönetilsin istemektedir..

Kimisi paranın, kimisi reklamın, kimisi hay-huy’un peşindeki bu 50 kişi,

Kent üstüne karabasan gibi çökmüştür..

İşin garip tarafı,

Kenti yönetenler de işi gücü bırakmış,

“Bu 50 kişi ne der ? ” e göre iş yapmaya çalışmaktadır…

Bu kente artı değer katmayan,

Elini taşın altına koymayan,

“Gel şu işin ucundan tut” dediğinde köşe bucak kaçanlar,

İş değil laf üretmeye gelince en önce davranmaktadır..

Bu kentin gündemi de, meseleleri de 50 kişiye göre değil

Yüz 80 bine göre şekillenmeli, çalışılmalıdır…

Yeni ufuklar belrlemeli,

Vizyon projeler hazırlanmalı,

"Kent için, kent insanı için ne yapılabilir ?" diye kafa yorulmalıdır....

Aksi takdirde Gölcük,

Bir kaç kahvede yapılan dedikodudan,

Üç beş dükkanda üretilen fitneden öte bir yere gidemeyen,

Gelmek değil,bir an önce gidilmek istenen bir yer haline gelir..

Kentin sıkıntısını, esnafın sorunlarını, gençlere, kadınlara, engellilere yapılacak projeleri konuşmak,

"Kaliteli yaşamın sürdürülebileceği, sosyal yaşam mekanları ile favori, kültür,sanat ve sporla gözde bir ilçe olma fırsatı varken, 

50 kişinin kişisel egosu, kenti yönetenleri "esir" almamalıdır...

Gölcük, büyük bir kentdir...

Bu kentin geleceği de, işte o 50 kişinin keyfine göre şekillenmemelidir.