LASTİK İŞ
ismail

‘İLÇEMİZDE HANE İÇİ BULAŞLAR YÜKSEK’

Sağlık 27.03.2021 - 15:25, Güncelleme: 31.05.2021 - 18:17
 

‘İLÇEMİZDE HANE İÇİ BULAŞLAR YÜKSEK’

Gölcük İlçe Sağlık Müdürü Dr. Yusuf Çolular, koronavirüs salgınında son gelişmeler, Gölcük’teki vaka durumu, izolasyon, pozitif vaka ve temaslı bildirimi ile aşı konularında açıklamalarda bulundu. Çolular, “Her vatandaşımız aşısını olmalı” dedi

Gölcük İlçe Sağlık Müdürü Dr. Yusuf Çolular, koronavirüste genel bir değerlendirmede bulundu ve Gölcük’teki koronavirüs vaka durumu, izolasyon, pozitif vaka ve temaslı bildirimi ve koronavirüs aşıları ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Müdür Çolular, yaptığı açıklamada “Sağlık Bakanlığı’mızın açıklamış olduğu ve her gün güncellenen vaka verilerine baktığımız zaman ülke genelinde vaka sayılarındaki artıştan bahsedebiliriz. Özellikle kontrollü normalleşme ile birlikte bu tarz artışlar yaşanabilmekte. Ancak bunu mümkün olduğu kadar kontrol altında tutmamız lazım. Bu da tabii ki el birliğiyle kurallara uyarak meydana gelebilir. Ülkedeki artış, ilimizde ve ilçemizde de göreceli olarak meydana gelmekte. Şu anda dramatik, çok olumsuz bir tablo yok ama buna benzer durumları daha öncesinde yaşadığımız için tedbirli olmakta ciddi yarar görüyorum. Çünkü dönemlere baktığımız zaman Kasım ayında olan ciddi artış öncesindeki döneme yakın veriler, ülke genelinde de ilimizde de gözlemleniyor. Dolayısıyla bu aşamada bizler neler yapabiliriz, kapanma olmadan kontrollü bir serbestlikle normal hayatımıza devam ederek vaka sayılarının artmamasında neler yapabiliriz, bunların üzerinde durmamız lazım. Zaten bugüne kadar bahsettiğimiz hususlar aynen geçerli. Bildiğimiz gibi maskeyi düzgün bir şekilde, ağız ve burnu kapatacak şekilde takalım. Maske üzerindeki metal kısmı burnumuzu kapatacak şekilde yapalım. Çünkü diğer türlü içerden ve dışarıdan hava giriş çıkışı olduğu zaman maskeyi efektif kullanmamış oluyoruz. Uygun olan maske kullanımına dikkat edelim. Mesafe ve temizlik konularına da dikkat etmemizde fayda var” dedi. ‘HES KODU SORGULAMASINDA FAYDA VAR’ Çolular, “Evlerde ve sosyal hayatımızda uymamız gereken iki kural var: Kümeleşmeme ve kapalı ortamın havalandırılması. Kapalı ortamın havalandırılması da çok önemli. Ortam ne kadar çok havalanırsa virüsün havada asılı kalması ve ortamda bulunması da azalacaktır. Kontrollü normalleşme sonrasında en son açıklanan planla birlikte restoran ve kafeler, yüzde 50 kapasite ile hizmet vermeye başladı. Bu kapasiteye hem işyeri sahipleri hem de halkımızın riayet etmesi ciddi önem teşkil etmektedir. Burada kurallar basit: Masalar arasında 1,5 metre mesafe olacak, müşteriler çok yakın oturmayacak, çapraz oturma düzenine uyulacak. HES kodu sorgulamasının restoran girişlerinde yapılmasında fayda var. Ortamın sık sık havalandırılması gibi hususlara dikkat etmemiz gerekiyor. Ortak kullanım eşyaları da kaldırılmalı. Yağdanlık, tuz, karabiber gibi ortak kullanılacak şeyler kaldırılmalı. Ortam temizliği de çamaşır suyu veya dezenfektanlarla yapıldığı zaman restoran ve kafelerin kullanılmasında bir sakınca yok. Kurallara ciddi dikkat etmemiz lazım. Eğer ortamda bir pozitif vaka varsa, pozitif olduğundan habersiz, bu kişi ve restorandaki diğer kişiler de kurallara uymazsa içerdeki diğer kişilerin de hastalanma riski bulunmakta. Ayrıca restoranlarda yiyecek ve içeceklerimiz masamıza gelmeden önce maskemizi çıkarmamamızda fayda olacağını da belirtmek istiyorum. Dolayısıyla tüm kurum ve kuruluşlar, restoranlar, kafeler kurallara uyarsa hastalığın kontrol altına alınması daha kolay olur” dedi. ‘İLÇEMİZDE HANE İÇİ BULAŞLAR YÜKSEK’ Sözlerine devam eden Müdür Çolular, “Gölcük özelinde konuşmak gerekirse, hane içi bulaşların yüksek olduğunu görüyoruz. Yapılan analiz ve anketlerde vatandaşlarımıza sorduğumuz zaman, araştırma yaptığımız zaman kişilerin yaklaşık 4’te 3’ü, hane içinde bulaşın olduğunu düşünmekte. Bizim verilerimiz de buna yakın sonuçlar çıkarmakta. Bu bir taraftan kolay, bir taraftan da zor bir durum. Evin içerisinde olması, bir şekilde bunun yayılmasını engelleme konusunda olumlu. Çünkü evdeki kişi sayısı sınırlı. Dışarıya bulaş konusu, eğer hane içerisindeki vatandaşlar kurallara uyup dışarı çıkmazsa en azından salgının büyümesini kontrol altında tutmuş oluyoruz. Bir taraftan da zor. Evin içerisinde pozitif bir vaka çıktıktan sonra pozitif vakanın hane içerisinde yaşayan diğer kişilere hastalığın bulaşma riski yüksek. Burada hane içerisindeki bulaşı engellemek için iki şey var: Davranış değişikliği ve KYK yurtlarının kullanılması. Davranış değişikliğini şurada tavsiye edebilirim: Eğer evin fiziki koşulları yeterliyse, geniş kullanım alanı varsa pozitif vaka, kurallara uymak, hane halkıyla ilişkisini minimize etmek koşuluyla ayrı bir odada kalıp kendi eşyalarını kullanmak, maskesini takmak ve odasını havalandırmak koşuluyla hane içerisindeki bulaş riskini düşürür. Evin fiziki koşulları yeterli değilse biz burada şöyle bir yola gidiyoruz: Gölcük’te KYK yurdumuz var. Hastaneye yatması gerekmeyen ama evde izolasyon koşullarına uygun olmayan kişileri burada misafir edebiliyoruz. Burada herhangi bir ücret alınmıyor. Kişiler, izolasyon süreçlerini KYK yurdunda geçiriyor. Yurtlarda nöbetçi sağlık personeli de bulunuyor. Herhangi bir ihtiyaç durumunda oradaki personelle iletişim halinde bulunabiliyorlar. Böyle durumlarda filyasyon ekibimize bilgi verebilirler. Kişileri aradığımız zaman talepte bulunabilirler. Aynı şekilde Covid iletişim numaralarımız var. 0262 550 50 85 ve 0262 550 50 86 numaralı telefonları arayarak talepte bulunabilirler. Bu durumlarda bu kişileri Gölcük KYK yurdunda misafir edebiliriz” dedi. ‘BİNA SAKİNLERİNİ TAKİP ETMİŞ OLUYORUZ’ Müdür Çolular, izolasyon konusuna değinerek “Bir binada pozitif vaka çıktığı zaman o daireye karantina yazısı asıyoruz. Aynı zamanda dairenin bulunduğu binaya da ziyaret kısıtlaması yazısı asıyoruz. Bu önemli bir husus. Vatandaşlarımızın buna dikkat etmesi ve riayet etmesi gerekir. Biz şöyle gözlemledik: Bir binada pozitif vaka çıktıktan sonra hem o binada hem de çevresindeki diğer yerleşim alanlarında vaka sayılarının arttığını gözlemledik. Bunun da giriş-çıkışların olması, misafir ağırlanması sebeplerinden ötürü olabileceği kanısına vardık. Dolayısıyla pozitif vakanın olduğu binalarda ziyaret kısıtlaması yapıldığı zaman apartman sakini dışındaki vatandaşların bu konuya dikkat etmesi ve binaya giriş-çıkış yapmaması gerektiğini vurguluyoruz. Çünkü bu, kısmi de olsa izolasyon sağlamış oluyor. Bina sakinleri dışında kişiler girmediği zaman kontrollü bir şekilde bina sakinlerini takip etmiş oluyoruz. Oradan da düzenli olarak pozitif vakalarla ve temaslılarla irtibat kurduğumuz zaman salgını hane içerisinde kontrol altında tutmuş oluyoruz. Dolayısıyla vatandaşlarımız, özellikle ziyaret kısıtlaması olan binalara giriş-çıkış yapmazsa önemli bir adım atılmış olur” dedi. ‘VATANDAŞLARIMIZ, TEMASLI BİLDİRİMİNİ YAPMALI’ Pozitif vaka ve temaslı bildirimi konusuna değinen Müdür Çolular, “Filyasyon ekiplerimiz ve pandemi birimindeki arkadaşlar pozitif vakaya çıktığı zaman pozitif vakayı arayarak kişinin yakın temaslı olduğu kişilerin sorgulamasını yapıyor. Vatandaşlarımız bu konuda dikkat ederek, işin ciddiyetini kavrayarak ekiplerimize yakın temasta bulunduğu kişileri bildirmesinde fayda var. Çünkü yakın temasta bulunduğumuz kişiyi bildirmezsek ve bu kişi ilerde pozitif olursa bizim bunu takip etmemiz ve vakanın yayılmasını kontrol altında tutmamız çok zorlaşmakta. Dolayısıyla vatandaşlarımız düşünerek temaslı bildirimini yapmalı. Herhangi bir bilgi paylaşımında sıkıntı yaşar mıyım konusunda endişeleri olmasın. Yakın temaslı olarak bildirdikleri kişilere sağlık raporu verilmekte. Bu kişilerde iş kaybı da meydana gelmiyor. Bu kişilerin izolasyonda kalmaları, bizim açımızdan ciddi önem arz etmekte. Çünkü bu vesileyle en azından salgını kontrol altında tutmuş oluyoruz. Aynı şekilde, pozitif vaka çıktıktan sonra kendilerine ilaç vermekte. İlaçların kullanılması da tavsiye ediliyor. İlaçların nasıl kullanılacağı da anlatılıyor. Vatandaşlarımızın bu ilaçları kullanmasını önemle tavsiye ediyoruz. Çünkü salgının çok yoğun olduğu zamanlarda vatandaşımız ilaca geç başlarsa veya hiç başlamazsa bu virüs enfeksiyonunun zatürreeye çevirmesi, akciğer tutulumu yapması veya diğer organ tutulumu yapması oranının arttığını, kişilerin hastaneye yatışının arttığını, özellikle yaşlı ve kronik hasta olan kişilerin bazılarının yoğun bakıma yatışının gerekebileceğini gözlemlemekteyiz. Eğer bu ilaç verildiyse muhakkak bu ilacı kullanalım. Bu konuda herhangi bir sorun, sıkıntı, yan etki olursa Covid iletişim hattını arayarak durumlarını bildirebilirler. Bu kişileri de kontrol amaçlı hastaneye nakledebiliriz ve orada gerekli kontroller sağlanacaktır” dedi. ‘HEDEF NÜFUSUMUZ 21 BİN 559 KİŞİYDİ’ Müdür Çolular, koronavirüs aşısı konusunda, “Tek koruyucu kalkan elimizdeydi ve bunlar kurallardı. Buna artı biri ekledik ve süreci derinden değiştirebilecek bir etmen eklendi. Bu da Covid-19 aşısı oldu. Biz 14 Ocak tarihinden beri Covid-19 aşılama çalışmalarına devam ediyoruz. İlk olarak sağlık personeli ile başladı. Daha sonrasında yaş gruplarına göre 90 yaş ve üstü vatandaşlarımızla başlayarak en son 65 yaş ve üstü vatandaşlarımız ile aynı evde yaşayan 60 yaş ve üstü kişilere kadar aşı takvimi indi. Bizim bu gruplar içerisinde hedef nüfusumuz 21 bin 559 kişiydi. Bu gruplardan yaklaşık olarak 18 bine yakın kişiye aşı yaptık. Bu da yaklaşık olarak yüzde 82-83 bandına tekabül etmekte. Bu çok iyi bir oran. Ama bizim amacımız, bu oranı mümkün olduğu kadar en üst seviyeye çıkarmak. Bu grup içerisinde, son altı ay içinde Covid-19 hastası olan kişiler de var. Bu kişiler maalesef bu süre zarfında aşı olamıyor ama ilerde aşı hakları kalıyor. Bu süre zarfını geçtikten sonra da aşılarını olabilecekler. Geri kalan grup içerisinde Covid-19 hastalığını geçiren vatandaşlarımız dışında kalan her vatandaşımızın aşı olmasını tavsiye ediyoruz. Yaptığımız gözlemlerde şunu görüyoruz ki hastane ve yoğun bakıma yatış oranları ve entübasyona gidiş oranlarının, aşılanan vatandaşlarımızda ciddi şekilde azaldığını görüyoruz. Bu belki ilerleyen dönemlerde çok daha bariz bir şekilde önümüze gelecek. Yani vatandaşımız çok basit bir şekilde, herhangi bir ciddi yan etkisini görmediğimiz bu aşıyı 28 gün arayla iki doz şeklinde alarak belki hastaneye yatmayacak, yoğun bakıma gitmeyecek, ciddi bir komplikasyonla karşılaşmayacak. Biz burada bir kişi-bir kişi mantalitesiyle yola çıkıyoruz. Bir vatandaşımızın hastalanması, bir vatandaşımızı kaybetmemiz bile bizim için çok büyük bir kayıp. Dolayısıyla tüm vatandaşlarımıza, canı gönülden destek vererek aşı olmaları konusunda tavsiyede bulunuyoruz. Bu konularda müsterih olsunlar. Herhangi bir soru işareti kaldıysa biz kendileri ile konuşarak aşılanma konusunda destek olacağız. Covid-19 iletişim hatlarını arayarak bu konularda bilgi alabilirler” dedi. ‘AŞI OLUNMASI KONUSUNDA TEŞVİKTE BULUNUYORUZ’ Çolular son olarak, “Aşı olmamış vatandaşlarımızla alakalı olarak genel bir çalışma başlattık. Aile hekimlerimiz, Gölcük Vefa Sosyal Destek Grubu ve muhtarlarımızın desteğiyle bu kişilere ulaşarak kafalarındaki soru işaretlerini gidermek ve bilgi eksikliğini gidermek için aşı randevusu oluşturuyoruz. Eğer kişilerin hareket kısıtlılığı yoksa bu kişilere aile hekimliği veya hastanelerden randevu alıyoruz. Aşı olması konusunda teşvikte bulunuyoruz. Eğer hareket kısıtlılığı varsa bizim zaten mobil aşı ekiplerimiz var. Bu iki hizmet ekibi ile birlikte evlerde aşılarını yapıyoruz. İnşallah bu dönemde ülke genelinde olan vaka sayısındaki artışları baskı altında tutarak tekrar vaka sayılarının az olduğu, hastaneye yatış ve yoğun bakımların az olduğu günlere dönmeyi umut ediyoruz. Bu da çok zor değil. Kurallara uyarak ve aşılanmayı mümkün olduğu kadar en üst seviyede tutarak bunun üstesinden geleceğimizi düşünüyoruz” dedi.
Gölcük İlçe Sağlık Müdürü Dr. Yusuf Çolular, koronavirüs salgınında son gelişmeler, Gölcük’teki vaka durumu, izolasyon, pozitif vaka ve temaslı bildirimi ile aşı konularında açıklamalarda bulundu. Çolular, “Her vatandaşımız aşısını olmalı” dedi

Gölcük İlçe Sağlık Müdürü Dr. Yusuf Çolular, koronavirüste genel bir değerlendirmede bulundu ve Gölcük’teki koronavirüs vaka durumu, izolasyon, pozitif vaka ve temaslı bildirimi ve koronavirüs aşıları ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Müdür Çolular, yaptığı açıklamada “Sağlık Bakanlığı’mızın açıklamış olduğu ve her gün güncellenen vaka verilerine baktığımız zaman ülke genelinde vaka sayılarındaki artıştan bahsedebiliriz. Özellikle kontrollü normalleşme ile birlikte bu tarz artışlar yaşanabilmekte. Ancak bunu mümkün olduğu kadar kontrol altında tutmamız lazım. Bu da tabii ki el birliğiyle kurallara uyarak meydana gelebilir. Ülkedeki artış, ilimizde ve ilçemizde de göreceli olarak meydana gelmekte. Şu anda dramatik, çok olumsuz bir tablo yok ama buna benzer durumları daha öncesinde yaşadığımız için tedbirli olmakta ciddi yarar görüyorum. Çünkü dönemlere baktığımız zaman Kasım ayında olan ciddi artış öncesindeki döneme yakın veriler, ülke genelinde de ilimizde de gözlemleniyor. Dolayısıyla bu aşamada bizler neler yapabiliriz, kapanma olmadan kontrollü bir serbestlikle normal hayatımıza devam ederek vaka sayılarının artmamasında neler yapabiliriz, bunların üzerinde durmamız lazım. Zaten bugüne kadar bahsettiğimiz hususlar aynen geçerli. Bildiğimiz gibi maskeyi düzgün bir şekilde, ağız ve burnu kapatacak şekilde takalım. Maske üzerindeki metal kısmı burnumuzu kapatacak şekilde yapalım. Çünkü diğer türlü içerden ve dışarıdan hava giriş çıkışı olduğu zaman maskeyi efektif kullanmamış oluyoruz. Uygun olan maske kullanımına dikkat edelim. Mesafe ve temizlik konularına da dikkat etmemizde fayda var” dedi.
‘HES KODU SORGULAMASINDA FAYDA VAR’
Çolular, “Evlerde ve sosyal hayatımızda uymamız gereken iki kural var: Kümeleşmeme ve kapalı ortamın havalandırılması. Kapalı ortamın havalandırılması da çok önemli. Ortam ne kadar çok havalanırsa virüsün havada asılı kalması ve ortamda bulunması da azalacaktır. Kontrollü normalleşme sonrasında en son açıklanan planla birlikte restoran ve kafeler, yüzde 50 kapasite ile hizmet vermeye başladı. Bu kapasiteye hem işyeri sahipleri hem de halkımızın riayet etmesi ciddi önem teşkil etmektedir. Burada kurallar basit: Masalar arasında 1,5 metre mesafe olacak, müşteriler çok yakın oturmayacak, çapraz oturma düzenine uyulacak. HES kodu sorgulamasının restoran girişlerinde yapılmasında fayda var. Ortamın sık sık havalandırılması gibi hususlara dikkat etmemiz gerekiyor. Ortak kullanım eşyaları da kaldırılmalı. Yağdanlık, tuz, karabiber gibi ortak kullanılacak şeyler kaldırılmalı. Ortam temizliği de çamaşır suyu veya dezenfektanlarla yapıldığı zaman restoran ve kafelerin kullanılmasında bir sakınca yok. Kurallara ciddi dikkat etmemiz lazım. Eğer ortamda bir pozitif vaka varsa, pozitif olduğundan habersiz, bu kişi ve restorandaki diğer kişiler de kurallara uymazsa içerdeki diğer kişilerin de hastalanma riski bulunmakta. Ayrıca restoranlarda yiyecek ve içeceklerimiz masamıza gelmeden önce maskemizi çıkarmamamızda fayda olacağını da belirtmek istiyorum. Dolayısıyla tüm kurum ve kuruluşlar, restoranlar, kafeler kurallara uyarsa hastalığın kontrol altına alınması daha kolay olur” dedi.
‘İLÇEMİZDE HANE İÇİ BULAŞLAR YÜKSEK’
Sözlerine devam eden Müdür Çolular, “Gölcük özelinde konuşmak gerekirse, hane içi bulaşların yüksek olduğunu görüyoruz. Yapılan analiz ve anketlerde vatandaşlarımıza sorduğumuz zaman, araştırma yaptığımız zaman kişilerin yaklaşık 4’te 3’ü, hane içinde bulaşın olduğunu düşünmekte. Bizim verilerimiz de buna yakın sonuçlar çıkarmakta. Bu bir taraftan kolay, bir taraftan da zor bir durum. Evin içerisinde olması, bir şekilde bunun yayılmasını engelleme konusunda olumlu. Çünkü evdeki kişi sayısı sınırlı. Dışarıya bulaş konusu, eğer hane içerisindeki vatandaşlar kurallara uyup dışarı çıkmazsa en azından salgının büyümesini kontrol altında tutmuş oluyoruz. Bir taraftan da zor. Evin içerisinde pozitif bir vaka çıktıktan sonra pozitif vakanın hane içerisinde yaşayan diğer kişilere hastalığın bulaşma riski yüksek. Burada hane içerisindeki bulaşı engellemek için iki şey var: Davranış değişikliği ve KYK yurtlarının kullanılması. Davranış değişikliğini şurada tavsiye edebilirim: Eğer evin fiziki koşulları yeterliyse, geniş kullanım alanı varsa pozitif vaka, kurallara uymak, hane halkıyla ilişkisini minimize etmek koşuluyla ayrı bir odada kalıp kendi eşyalarını kullanmak, maskesini takmak ve odasını havalandırmak koşuluyla hane içerisindeki bulaş riskini düşürür. Evin fiziki koşulları yeterli değilse biz burada şöyle bir yola gidiyoruz: Gölcük’te KYK yurdumuz var. Hastaneye yatması gerekmeyen ama evde izolasyon koşullarına uygun olmayan kişileri burada misafir edebiliyoruz. Burada herhangi bir ücret alınmıyor. Kişiler, izolasyon süreçlerini KYK yurdunda geçiriyor. Yurtlarda nöbetçi sağlık personeli de bulunuyor. Herhangi bir ihtiyaç durumunda oradaki personelle iletişim halinde bulunabiliyorlar. Böyle durumlarda filyasyon ekibimize bilgi verebilirler. Kişileri aradığımız zaman talepte bulunabilirler. Aynı şekilde Covid iletişim numaralarımız var. 0262 550 50 85 ve 0262 550 50 86 numaralı telefonları arayarak talepte bulunabilirler. Bu durumlarda bu kişileri Gölcük KYK yurdunda misafir edebiliriz” dedi.
‘BİNA SAKİNLERİNİ TAKİP ETMİŞ OLUYORUZ’
Müdür Çolular, izolasyon konusuna değinerek “Bir binada pozitif vaka çıktığı zaman o daireye karantina yazısı asıyoruz. Aynı zamanda dairenin bulunduğu binaya da ziyaret kısıtlaması yazısı asıyoruz. Bu önemli bir husus. Vatandaşlarımızın buna dikkat etmesi ve riayet etmesi gerekir. Biz şöyle gözlemledik: Bir binada pozitif vaka çıktıktan sonra hem o binada hem de çevresindeki diğer yerleşim alanlarında vaka sayılarının arttığını gözlemledik. Bunun da giriş-çıkışların olması, misafir ağırlanması sebeplerinden ötürü olabileceği kanısına vardık. Dolayısıyla pozitif vakanın olduğu binalarda ziyaret kısıtlaması yapıldığı zaman apartman sakini dışındaki vatandaşların bu konuya dikkat etmesi ve binaya giriş-çıkış yapmaması gerektiğini vurguluyoruz. Çünkü bu, kısmi de olsa izolasyon sağlamış oluyor. Bina sakinleri dışında kişiler girmediği zaman kontrollü bir şekilde bina sakinlerini takip etmiş oluyoruz. Oradan da düzenli olarak pozitif vakalarla ve temaslılarla irtibat kurduğumuz zaman salgını hane içerisinde kontrol altında tutmuş oluyoruz. Dolayısıyla vatandaşlarımız, özellikle ziyaret kısıtlaması olan binalara giriş-çıkış yapmazsa önemli bir adım atılmış olur” dedi.
‘VATANDAŞLARIMIZ, TEMASLI BİLDİRİMİNİ YAPMALI’
Pozitif vaka ve temaslı bildirimi konusuna değinen Müdür Çolular, “Filyasyon ekiplerimiz ve pandemi birimindeki arkadaşlar pozitif vakaya çıktığı zaman pozitif vakayı arayarak kişinin yakın temaslı olduğu kişilerin sorgulamasını yapıyor. Vatandaşlarımız bu konuda dikkat ederek, işin ciddiyetini kavrayarak ekiplerimize yakın temasta bulunduğu kişileri bildirmesinde fayda var. Çünkü yakın temasta bulunduğumuz kişiyi bildirmezsek ve bu kişi ilerde pozitif olursa bizim bunu takip etmemiz ve vakanın yayılmasını kontrol altında tutmamız çok zorlaşmakta. Dolayısıyla vatandaşlarımız düşünerek temaslı bildirimini yapmalı. Herhangi bir bilgi paylaşımında sıkıntı yaşar mıyım konusunda endişeleri olmasın. Yakın temaslı olarak bildirdikleri kişilere sağlık raporu verilmekte. Bu kişilerde iş kaybı da meydana gelmiyor. Bu kişilerin izolasyonda kalmaları, bizim açımızdan ciddi önem arz etmekte. Çünkü bu vesileyle en azından salgını kontrol altında tutmuş oluyoruz. Aynı şekilde, pozitif vaka çıktıktan sonra kendilerine ilaç vermekte. İlaçların kullanılması da tavsiye ediliyor. İlaçların nasıl kullanılacağı da anlatılıyor. Vatandaşlarımızın bu ilaçları kullanmasını önemle tavsiye ediyoruz. Çünkü salgının çok yoğun olduğu zamanlarda vatandaşımız ilaca geç başlarsa veya hiç başlamazsa bu virüs enfeksiyonunun zatürreeye çevirmesi, akciğer tutulumu yapması veya diğer organ tutulumu yapması oranının arttığını, kişilerin hastaneye yatışının arttığını, özellikle yaşlı ve kronik hasta olan kişilerin bazılarının yoğun bakıma yatışının gerekebileceğini gözlemlemekteyiz. Eğer bu ilaç verildiyse muhakkak bu ilacı kullanalım. Bu konuda herhangi bir sorun, sıkıntı, yan etki olursa Covid iletişim hattını arayarak durumlarını bildirebilirler. Bu kişileri de kontrol amaçlı hastaneye nakledebiliriz ve orada gerekli kontroller sağlanacaktır” dedi.
‘HEDEF NÜFUSUMUZ 21 BİN 559 KİŞİYDİ’
Müdür Çolular, koronavirüs aşısı konusunda, “Tek koruyucu kalkan elimizdeydi ve bunlar kurallardı. Buna artı biri ekledik ve süreci derinden değiştirebilecek bir etmen eklendi. Bu da Covid-19 aşısı oldu. Biz 14 Ocak tarihinden beri Covid-19 aşılama çalışmalarına devam ediyoruz. İlk olarak sağlık personeli ile başladı. Daha sonrasında yaş gruplarına göre 90 yaş ve üstü vatandaşlarımızla başlayarak en son 65 yaş ve üstü vatandaşlarımız ile aynı evde yaşayan 60 yaş ve üstü kişilere kadar aşı takvimi indi. Bizim bu gruplar içerisinde hedef nüfusumuz 21 bin 559 kişiydi. Bu gruplardan yaklaşık olarak 18 bine yakın kişiye aşı yaptık. Bu da yaklaşık olarak yüzde 82-83 bandına tekabül etmekte. Bu çok iyi bir oran. Ama bizim amacımız, bu oranı mümkün olduğu kadar en üst seviyeye çıkarmak. Bu grup içerisinde, son altı ay içinde Covid-19 hastası olan kişiler de var. Bu kişiler maalesef bu süre zarfında aşı olamıyor ama ilerde aşı hakları kalıyor. Bu süre zarfını geçtikten sonra da aşılarını olabilecekler. Geri kalan grup içerisinde Covid-19 hastalığını geçiren vatandaşlarımız dışında kalan her vatandaşımızın aşı olmasını tavsiye ediyoruz. Yaptığımız gözlemlerde şunu görüyoruz ki hastane ve yoğun bakıma yatış oranları ve entübasyona gidiş oranlarının, aşılanan vatandaşlarımızda ciddi şekilde azaldığını görüyoruz. Bu belki ilerleyen dönemlerde çok daha bariz bir şekilde önümüze gelecek. Yani vatandaşımız çok basit bir şekilde, herhangi bir ciddi yan etkisini görmediğimiz bu aşıyı 28 gün arayla iki doz şeklinde alarak belki hastaneye yatmayacak, yoğun bakıma gitmeyecek, ciddi bir komplikasyonla karşılaşmayacak. Biz burada bir kişi-bir kişi mantalitesiyle yola çıkıyoruz. Bir vatandaşımızın hastalanması, bir vatandaşımızı kaybetmemiz bile bizim için çok büyük bir kayıp. Dolayısıyla tüm vatandaşlarımıza, canı gönülden destek vererek aşı olmaları konusunda tavsiyede bulunuyoruz. Bu konularda müsterih olsunlar. Herhangi bir soru işareti kaldıysa biz kendileri ile konuşarak aşılanma konusunda destek olacağız. Covid-19 iletişim hatlarını arayarak bu konularda bilgi alabilirler” dedi.
‘AŞI OLUNMASI KONUSUNDA TEŞVİKTE BULUNUYORUZ’
Çolular son olarak, “Aşı olmamış vatandaşlarımızla alakalı olarak genel bir çalışma başlattık. Aile hekimlerimiz, Gölcük Vefa Sosyal Destek Grubu ve muhtarlarımızın desteğiyle bu kişilere ulaşarak kafalarındaki soru işaretlerini gidermek ve bilgi eksikliğini gidermek için aşı randevusu oluşturuyoruz. Eğer kişilerin hareket kısıtlılığı yoksa bu kişilere aile hekimliği veya hastanelerden randevu alıyoruz. Aşı olması konusunda teşvikte bulunuyoruz. Eğer hareket kısıtlılığı varsa bizim zaten mobil aşı ekiplerimiz var. Bu iki hizmet ekibi ile birlikte evlerde aşılarını yapıyoruz. İnşallah bu dönemde ülke genelinde olan vaka sayısındaki artışları baskı altında tutarak tekrar vaka sayılarının az olduğu, hastaneye yatış ve yoğun bakımların az olduğu günlere dönmeyi umut ediyoruz. Bu da çok zor değil. Kurallara uyarak ve aşılanmayı mümkün olduğu kadar en üst seviyede tutarak bunun üstesinden geleceğimizi düşünüyoruz” dedi.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yenigolcuk.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.