LASTİK İŞ

ORADA KİMSE VAR MI ?

Değirmendere 16.08.2016 - 21:23, Güncelleme: 31.05.2021 - 18:15
 

ORADA KİMSE VAR MI ?

Kulaklarımızdan hiç gitmeyen bir cümle, 17 Ağustos 1999’un ilk saatlerinde ve sonrasında…

Her enkazın sessizliğine seslendik, Bir ümitle ! Bekledik, En küçük bir inilti, ses ya da işaret gelir mi? Günler süren enkaz kaldırma çalışmaları hassasiyetle yürütüldü. Günler sonra bile ümit ederek bir can daha diye çalışıldı. Anneler ağladı, “bari mezarı olsaydı” diye, Bulamadık ! Bulduklarımızdan, o karmaşada günlerce haber alamadık, Geri gelecek mi, diye bekledik. Gece yarısı cenazeler gömülüyor, Bir yandan da yenileri geliyordu. Deprem çok şey öğretti... İnsanlar tanıdık, Dış görünüşe göre insanların değerlendirilemeyeceğini öğrendik. İnsanlar tanıdık, Yaşam tarzına göre insanların değerlendirilemeyeceğini öğrendik. İnsanlar tanıdık, Menfaat için neler yapılabildiğini gördük, Nefret ettik. İnsanlar tanıdık, İnsanlığımızdan utandık... Sonra da şükür ettik, Bizi insanlığımızdan utandıranların sayısı çok ama çok azdı. Evindeki son rızkını arabasına atıp çoluk çocuk “yardım getirdim” diye gelen de vardı. Ne faydam olursa diye çıkıp gelen de… “İnsani değerlerini yitirmemiş ne çok insan varmış” dedirten pek çok örnek... 45 Saniye önce senin olan dünya malı artık dünyada kalmış, Yaşıyorsan da dünya senin olsa sana faydası kalmamıştı. Öyle bir travmaydı ki, sevmekten korkar olmuştuk, Sevdiğimiz kim varsa hep kaybetmekten... Öyle bir travma ki, 18 değil 58 yıl geçse taze ve aynı yerde duruyor. O günlerde enkazlarda sesimizi duyamayan, Bazıları günler sonra bulunarak defnedilen canlarımız var ya… Bu günlerde bizler duyamasak da bu defa onlar bize sesleniyor. “Orada kimse var mı? Ardımdan bir Fatiha olsun okuyup bana gönderecek…”
Kulaklarımızdan hiç gitmeyen bir cümle, 17 Ağustos 1999’un ilk saatlerinde ve sonrasında…

Her enkazın sessizliğine seslendik, Bir ümitle ! Bekledik, En küçük bir inilti, ses ya da işaret gelir mi? Günler süren enkaz kaldırma çalışmaları hassasiyetle yürütüldü. Günler sonra bile ümit ederek bir can daha diye çalışıldı. Anneler ağladı, “bari mezarı olsaydı” diye, Bulamadık ! Bulduklarımızdan, o karmaşada günlerce haber alamadık, Geri gelecek mi, diye bekledik. Gece yarısı cenazeler gömülüyor, Bir yandan da yenileri geliyordu.

Deprem çok şey öğretti... İnsanlar tanıdık, Dış görünüşe göre insanların değerlendirilemeyeceğini öğrendik. İnsanlar tanıdık, Yaşam tarzına göre insanların değerlendirilemeyeceğini öğrendik. İnsanlar tanıdık, Menfaat için neler yapılabildiğini gördük, Nefret ettik. İnsanlar tanıdık, İnsanlığımızdan utandık... Sonra da şükür ettik, Bizi insanlığımızdan utandıranların sayısı çok ama çok azdı.

Evindeki son rızkını arabasına atıp çoluk çocuk “yardım getirdim” diye gelen de vardı. Ne faydam olursa diye çıkıp gelen de… “İnsani değerlerini yitirmemiş ne çok insan varmış” dedirten pek çok örnek...

45 Saniye önce senin olan dünya malı artık dünyada kalmış, Yaşıyorsan da dünya senin olsa sana faydası kalmamıştı. Öyle bir travmaydı ki, sevmekten korkar olmuştuk, Sevdiğimiz kim varsa hep kaybetmekten... Öyle bir travma ki, 18 değil 58 yıl geçse taze ve aynı yerde duruyor.

O günlerde enkazlarda sesimizi duyamayan, Bazıları günler sonra bulunarak defnedilen canlarımız var ya… Bu günlerde bizler duyamasak da bu defa onlar bize sesleniyor. “Orada kimse var mı? Ardımdan bir Fatiha olsun okuyup bana gönderecek…”

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yenigolcuk.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.