NEREDE O ESKİ BAYRAMLAR ?

Değirmendere 15.09.2016 - 11:08, Güncelleme: 31.05.2021 - 18:15
 

NEREDE O ESKİ BAYRAMLAR ?

Bir Tutkudur Değirmendere sayfası okurları, Değirmendere de yaşanan eski bayramları yazdılar...Ortak görüş "NEREDE O ESKİ BAYRAMLAR ?" oldu...

Okurlarımızından Eski Bayramlar !   Şimdi herkes “nerede o eski bayramlar” diyor ve şimdiki gençlik bunları maalesef göremedi. Bizim çocukluğumuzda yaşadığımız heyecanları yaşayamadı, çünkü çocuklarımız ancak bayram tatillerinde dinlenebiliyor,anne baba bayramlaşması sonrası tatile kaçıyorlar.. Hak vermek düşüyor bize de.. Bayram sabahları dedem,babam bayram namazından gelir, hep birlikte kahvaltı yaptıktan sonra büyükten küçüğe el öpüp bayramlaşma faslı olurdu. Bir bayram sabahı kardeşim ve ben harçlıklarımızı alıp dışarı oynamaya çıkmıştık, yaşlarımız 7-8 … Annem bize çok güzel hırka örmüş, benimki yeşil, kardeşiminki mavi… Neyse sokakta oynarken bir çocuk çatapat patlata patlata yanımıza geldi ve benim hırkamın üstüne ateşi düştü. Tabi hırkamın etek ucu yandı.Ben nasıl korktum başladım ağlamaya...Ağlama sebebim annemin hırkam yandığı için bana kızacak olması ve en sevdiğim hırkamı yeniden giyemeyecek olmamdı. Unutamadığım bir anı olarak kalmış bende. Herkese daima gülünecek hatıralar bırakan bayramlar diliyorum… Hale Öğütmen Erkal   Bayramlar çocukken güzeldi. Bir daha yaşayamadığımız anlar olduğu için mi, bilinmez ama herkes bizim zamanımızda der ve başlar anlatmaya... Her bayram yeni ayakkabı Moralı’dan yeni giysiler İzmit’ten alınır, baş ucuna konulur ve heyecandan uyku uyunmaz. Namaz vakti bütün ev halkı ayaktadır. Babam, Ömer Amcam ve ağabeyim namaza gider, gelirken simit ile gelir. Ben bayramlıklarımı zaten çoktan giymişimdir. İlk önce babamın elini öperdim. En büyük para babamdan, amcamdan bizlere verilir "sakın başkasından almayın" diye tembih eklenir. Annem ve ağabeyim ile bayramlaşır, amcama geçilir. Onlarla da bayramlaştıktan sonra kurban kesilecektir. Genelde iki tane koç kesilirdi, hayvanı ya babam ya da amcam keserdi... Bir sene büyükbaş kurban kesilecekti. Ben daha sonra öğrenmiştim, dışarıdan hisseli büyükbaş kesilir diye babam ile amcam büyük baş hayvanı ortak keserdi. Sonradan öğrendiğimde çok şaşırmıştım, hisseli kesilir yabancılarla ortak olunur diye… Çok şaşırmıştım. Ömer Amcamın evinde kocaman masada "yeyin bakem" diyen babamı ve Ömer amcamın o güzel masada yediğim kavurmaların tadını hiç unutamam. Ömer Amcam, Sevim Yengem ve Babam çok güzel insanlardı, hepsine Rabbim rahmet eylesin mekanları cennet olsun. Mine Solak Kaya   Bayramlar eskiden gerçekten çok daha güzel anlamlı ve değerliydi. En büyüğünden en küçüğüne kadar… Ben rahmetli Furkan Ölçer (Hacı Arif'in oğlu) kızıyım. Bayram sabahı erkenden uyanırdık. Babam erkenden camiye gider en önden saf tutardı. Başlardı salavat getirmeye, başta Hoca’nın sesi arkadan babamın sesi okunurdu dualar... Merkez Camii sokaklara taşmis, herkesin evinde ayrı bir telaş evin reisi gelecek kahvaltı hazırlanacak…    Cami yavaşça boşalmaya başlar, herkes önce birbirleriyle camide bayramlaşır ve simidini alan evine dönerdi. Biz o zamanlar PTT’ nin orada oturur, bu yaşananları büyük bir keyifle kardeşlerimle birlikte izlerdik. Babam eve gelir daha kapıda önce annem ile bayramlaşır, sonra da bizler babamın elini öper ve kahvaltıya geçerdik. Babam ellerini yıkar yıkamaz üzerini değişir, bıçaklarının durduğu çantasını alır ( aylar öncesinden tüm takımlar hazırlanmış, bilenmiş ve  temizlenmiştir ) “ben çıkıyorum” derdi. Sabahın ilk saatlerinden bazen hava kararana kadar arkadaşlarının kurbanlarını da keser, parçalar yorgun ama huzurlu eve dönerdi. Senelerce bu temposu hiç değişmeden devam etti. Fakat en keyifli zaman dedemlerin evine gidip orada kurban kesileceği zamandı. Ailece uzun bir sofranın başına geçilir, başta rahmetli dedem Hacı Arif, isteyene kavrulan ciğer yada kavurma servis edilirdi. Günün kalan saatleri tüm Ölçer ailesinin en büyüğünden en küçüğüne keyifle sonlanırdı .Basta dedem Hacı Arif'e babam Furkan Ölçer'e amcalarım İrfan ,Ümran, Mehmet, halam Güler ve babaannem Asuman Ölçer tüm Hakka yürümüş akrabalarım ve arkadaşlarım mekanlarınız cennet ruhlarınız şad olsun... Herkese hayırlı bayramlar dilerim. Nefise Ölçer   Ben de yeni bayramlık ayakkabısı ve elbisesi ile uyuyanlardandım. O zamanlar öyleydi. Şimdiki gibi her daim alınmazdı öyle kıyafet falan; ihtiyaç oldukça alınırdı. Böylece çok daha kıymetliydi her şey. Babam rahmetli, misafirlikleri çok kısa tuttuğundan yarım günde on kapı yapabilirdik . Otururken “hayda bizimkiler” dedi mi, hop diye kalkardık. En çok rahmetli Şaziye yengemin (Gürkan Bayer) evini severdim. Şu an terk edilmiş eski halini görünce biraz hüzünle çocukluğumu ve o bayram günlerini hatırlarım. Şaziye yengemiz hep gülen yüzüyle bizi karşılar, avluda o nefis ev yapımı baklavalarından ikram ederdi. Onun kadar güzelini yapanı görmedim daha… O zamanlardan aklımda kalan bir diğer şey ise harçlık tomarlarıdır. Lastikle sarardım, biriktikçe hoşuma giderdi. Bir bayram arkadaşlarla apartmanımızdaki komşuları kapı kapı gezmiştik. Üst komşumuz Birgül Eyolcu Ergene ablam harçlık vermişti, ben de çocuğum ya aldım tabi, annem pek kızmıştı bana... Herkese iyi bayramlar diliyorum. Dilek Eriş Sezer
Bir Tutkudur Değirmendere sayfası okurları, Değirmendere de yaşanan eski bayramları yazdılar...Ortak görüş "NEREDE O ESKİ BAYRAMLAR ?" oldu...

Okurlarımızından Eski Bayramlar !

 

Şimdi herkes “nerede o eski bayramlar” diyor ve şimdiki gençlik bunları maalesef göremedi. Bizim çocukluğumuzda yaşadığımız heyecanları yaşayamadı, çünkü çocuklarımız ancak bayram tatillerinde dinlenebiliyor,anne baba bayramlaşması sonrası tatile kaçıyorlar..

Hak vermek düşüyor bize de.. Bayram sabahları dedem,babam bayram namazından gelir, hep birlikte kahvaltı yaptıktan sonra büyükten küçüğe el öpüp bayramlaşma faslı olurdu.

Bir bayram sabahı kardeşim ve ben harçlıklarımızı alıp dışarı oynamaya çıkmıştık, yaşlarımız 7-8 … Annem bize çok güzel hırka örmüş, benimki yeşil, kardeşiminki mavi… Neyse sokakta oynarken bir çocuk çatapat patlata patlata yanımıza geldi ve benim hırkamın üstüne ateşi düştü. Tabi hırkamın etek ucu yandı.Ben nasıl korktum başladım ağlamaya...Ağlama sebebim annemin hırkam yandığı için bana kızacak olması ve en sevdiğim hırkamı yeniden giyemeyecek olmamdı. Unutamadığım bir anı olarak kalmış bende.

Herkese daima gülünecek hatıralar bırakan bayramlar diliyorum…

Hale Öğütmen Erkal


 

Bayramlar çocukken güzeldi. Bir daha yaşayamadığımız anlar olduğu için mi, bilinmez ama herkes bizim zamanımızda der ve başlar anlatmaya...

Her bayram yeni ayakkabı Moralı’dan yeni giysiler İzmit’ten alınır, baş ucuna konulur ve heyecandan uyku uyunmaz. Namaz vakti bütün ev halkı ayaktadır. Babam, Ömer Amcam ve ağabeyim namaza gider, gelirken simit ile gelir. Ben bayramlıklarımı zaten çoktan giymişimdir. İlk önce babamın elini öperdim. En büyük para babamdan, amcamdan bizlere verilir "sakın başkasından almayın" diye tembih eklenir. Annem ve ağabeyim ile bayramlaşır, amcama geçilir. Onlarla da bayramlaştıktan sonra kurban kesilecektir. Genelde iki tane koç kesilirdi, hayvanı ya babam ya da amcam keserdi...

Bir sene büyükbaş kurban kesilecekti. Ben daha sonra öğrenmiştim, dışarıdan hisseli büyükbaş kesilir diye babam ile amcam büyük baş hayvanı ortak keserdi. Sonradan öğrendiğimde çok şaşırmıştım, hisseli kesilir yabancılarla ortak olunur diye… Çok şaşırmıştım. Ömer Amcamın evinde kocaman masada "yeyin bakem" diyen babamı ve Ömer amcamın o güzel masada yediğim kavurmaların tadını hiç unutamam. Ömer Amcam, Sevim Yengem ve Babam çok güzel insanlardı, hepsine Rabbim rahmet eylesin mekanları cennet olsun.

Mine Solak Kaya

 

Bayramlar eskiden gerçekten çok daha güzel anlamlı ve değerliydi. En büyüğünden en küçüğüne kadar… Ben rahmetli Furkan Ölçer (Hacı Arif'in oğlu) kızıyım. Bayram sabahı erkenden uyanırdık. Babam erkenden camiye gider en önden saf tutardı. Başlardı salavat getirmeye, başta Hoca’nın sesi arkadan babamın sesi okunurdu dualar... Merkez Camii sokaklara taşmis, herkesin evinde ayrı bir telaş evin reisi gelecek kahvaltı hazırlanacak…    Cami yavaşça boşalmaya başlar, herkes önce birbirleriyle camide bayramlaşır ve simidini alan evine dönerdi. Biz o zamanlar PTT’ nin orada oturur, bu yaşananları büyük bir keyifle kardeşlerimle birlikte izlerdik. Babam eve gelir daha kapıda önce annem ile bayramlaşır, sonra da bizler babamın elini öper ve kahvaltıya geçerdik. Babam ellerini yıkar yıkamaz üzerini değişir, bıçaklarının durduğu çantasını alır ( aylar öncesinden tüm takımlar hazırlanmış, bilenmiş ve  temizlenmiştir ) “ben çıkıyorum” derdi. Sabahın ilk saatlerinden bazen hava kararana kadar arkadaşlarının kurbanlarını da keser, parçalar yorgun ama huzurlu eve dönerdi. Senelerce bu temposu hiç değişmeden devam etti. Fakat en keyifli zaman dedemlerin evine gidip orada kurban kesileceği zamandı. Ailece uzun bir sofranın başına geçilir, başta rahmetli dedem Hacı Arif, isteyene kavrulan ciğer yada kavurma servis edilirdi. Günün kalan saatleri tüm Ölçer ailesinin en büyüğünden en küçüğüne keyifle sonlanırdı .Basta dedem Hacı Arif'e babam Furkan Ölçer'e amcalarım İrfan ,Ümran, Mehmet, halam Güler ve babaannem Asuman Ölçer tüm Hakka yürümüş akrabalarım ve arkadaşlarım mekanlarınız cennet ruhlarınız şad olsun...

Herkese hayırlı bayramlar dilerim.

Nefise Ölçer

 

Ben de yeni bayramlık ayakkabısı ve elbisesi ile uyuyanlardandım. O zamanlar öyleydi. Şimdiki gibi her daim alınmazdı öyle kıyafet falan; ihtiyaç oldukça alınırdı. Böylece çok daha kıymetliydi her şey. Babam rahmetli, misafirlikleri çok kısa tuttuğundan yarım günde on kapı yapabilirdik . Otururken “hayda bizimkiler” dedi mi, hop diye kalkardık. En çok rahmetli Şaziye yengemin

(Gürkan Bayer) evini severdim. Şu an terk edilmiş eski halini görünce biraz hüzünle çocukluğumu ve o bayram günlerini hatırlarım. Şaziye yengemiz hep gülen yüzüyle bizi karşılar, avluda o nefis ev yapımı baklavalarından ikram ederdi. Onun kadar güzelini yapanı görmedim daha… O zamanlardan aklımda kalan bir diğer şey ise harçlık tomarlarıdır. Lastikle sarardım, biriktikçe hoşuma giderdi. Bir bayram arkadaşlarla apartmanımızdaki komşuları kapı kapı gezmiştik. Üst komşumuz Birgül Eyolcu Ergene ablam harçlık vermişti, ben de çocuğum ya aldım tabi, annem pek kızmıştı bana...

Herkese iyi bayramlar diliyorum.

Dilek Eriş Sezer

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yenigolcuk.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.